Yolda Yenilik Vakti! / #ozanlayolda 44. & 45. Gün

by Ara-Hrachya Hakobyan

Baktım konuşacak ve anlatacak şey çok, o zaman bu yolda bir yenilik daha gerekli dedim. Yazı serisine başladığımda aklımda olan internet sitemi hayata geçirdim. Blog olarak daha aktif kullanmayı düşündüğüm sitede zaman içerisinde iş portfolyomu ve farklı içerikleri de görebileceksiniz.

Hoşgeldiniz!

Hatay’da büyüyenler bilirler, arap kökenli bir ailenin evine gittiğinizde de evden ayrılırken de hoşgeldiniz derler. Bunun anlamı gelirken hoş geldiniz, hoşluk getirdiniz ve gittiğinizde de bize hoş geldiniz, hep hoş gelmeniz dileğiyledir.

Bir Adanalı olarak Hatay’da özellikle deniz kenarında İskenderun’da büyüdüğüm için kendimi çok şanslı hissederim. Farklılıkların bir arada bu kadar güzel olduğu ancak böylesine uzun yıllardır birlikte yaşayan bir kültür içerisinde gösterilebilirdi.

Son yıllarda hayatımızda olan ortak çalışma kültürünü büyüdüğüm şehirde yaşamış olmak büyük mutluluk. Bu nedenle hayatımın her alanında da aynı birliktelikleri aradım, bulamadığımda da kendim kurdum. Çünkü net olarak biliyoruz ki insan, sosyal bir varlık olmakla birlikte yürüyüşünde farklı bakış açılarına, desteklere ve yol arkadaşlarına ihtiyacı oluyor.

Elbette bütün değişimler insanın kendinden başlar. Kendini değiştiren, Dünya’yı değiştirir; kendiyle mutlu olabilen başkasıyla mutlu olur; kendini kurtaran başkasını kurtarabilir. Tersi durum bir karışıklık, bir yorgunluk, bir kırgınlık ortamı yaratır. Sorun yok, biz yola çıkarken zaten bu yol kendimize demiştik.

Kendimi dinlemek için genelde doğada olmayı tercih ediyorum. Doğada olmak bana heyecan verirken aynı zamanda ilham kaynağı da oluyor. Kendimi bildim bileli, deniz ile alakalı bir şeyler yapmaktan duyduğum keyfi en yakınımdakiler mutlaka bilirler. Sanırım bu yüzden en büyük hayallerimden birisinin bir parçası denizle alakalı.

Hafta sonu yüksek rakımlı bir yolculuktaydım, yazıların gelmemesinin sebebi de o oldu. Ekrandan uzak, hayatın gerçekliğinin tam da ortasında. Ve bir kez daha hatırladım ki, insan nasılsa geriye kalan her şey öyle. Sorun yaratan ya da olanda her neyse onda sadece problemleri gören bir düşünce sisteminden ötede çözümlere odaklanıp, nedenleri bulup nasılları keşfetmeli. Tam da bu noktadan sonra aaa hayat tam da istediğim gibi gidiyor demeye başlıyor insan.

Önümüzdeki günlerde hayatımda uyguladığım ve faydasını gördüğüm metaforları, yöntemleri ve pratik bilgileri daha çok paylaşacağım. Belki de sizin için de etkili olabilirler. Hala gerçekleştiremediğim hedefler var, en basiti staj yerini ayarlamak. Maillere, mesajlara geri dönülmemesi de bir garip. En azından olumsuz bir cevap alıp, ona göre hareket edebilsek keşke. Tamam şimdi nedenleri ve nasılları keşfetmem gerekiyor.

Tekrardan hoşgeldiniz!

Leave a Reply

Your email address will not be published.